Kelime anlamı “hep yeşil kalan” olan evergreen içerik kavramı, içerik pazarlama dünyasına hakim olanlara garip gelmese de diğer herkes için bir içerik türü olarak başlangıçta anlamsız durabilir. Dolayısıyla şu anda evergreen içerik nedir sorusu da zihinlerde yankılanıyor olabilir. Fakat hem dijital içerik üreticiliğine önem veren markalar hem de içerik üreticileri için kritik bir önem taşıyan [...]
Kelime anlamı “hep yeşil kalan” olan evergreen içerik kavramı, içerik pazarlama dünyasına hakim olanlara garip gelmese de diğer herkes için bir içerik türü olarak başlangıçta anlamsız durabilir. Dolayısıyla şu anda evergreen içerik nedir sorusu da zihinlerde yankılanıyor olabilir. Fakat hem dijital içerik üreticiliğine önem veren markalar hem de içerik üreticileri için kritik bir önem taşıyan evergreen içerik türünü aslında siz de çok yakından tanıyor, biliyor ve halihazırda okuyorsunuz.
Dijital pazarlama jargonunun belki de en sevdiğim terimi olan evergreen content, temel bilgi ihtiyacını karşılayan ve zamana karşı koyabilen içerikler olarak tanımlanabilir. Ancak elbette her içerik de evergreen içerik olarak adlandırılamaz. Peki hangi içerikler evergreen konseptine dahil olabilir, hangileri asla evergreen olamaz?
SEO, içerik pazarlama ve dijital pazarlamacıları bu tarafa alalım. Öncelikle sizin mutlaka ama mutlaka evergreen içerik nedir sorusunun yanıtını biliyor olmanız gerekiyor. Diğer tüm arkadaşları da yine bu tarafa alalım; sizin de bu kavrama aşina olmanız elbet bir gün işinize yarayacaktır. Fazla bilgi göz çıkarmaz.
Evergreen content, başta da değindiğim gibi her zaman taze kalan, yani güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen içeriklerdir. Bu tanımdan da anlaşılabileceği gibi yayımlandığı günün üzerinden yıllar dahi geçse okuyuculara fayda sunabilen, daima ilgi çeken içerikleri evergreen olarak niteleyebiliriz.
Şimdi tanımı yazınca evergreen içerik nedir sorusunun çok kolay bir yanıtı olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Siz yine de ne olduğu kadar evergreen içeriklerin ne olmadığına da kulak verin. Buna göre, güncelliğini hızla yitiren haber makalelerine, günlük, haftalık, aylık, yıllık istatistiksel verilere, belirli bir döneme ait trendlerin aktarıldığı içeriklere, kişisel görüşler içeren içeriklere ve moda yazılarına evergreen içerik diyemeyeceğimizi en baştan belirtmiş olayım. Buradan yola çıkıldığında evergreen içerik üretmenin aslında çok da kolay olmadığı sonucuna ulaşabilmek mümkün.
Olabildiğince yüksek verim almanızı sağlayacak bir evergreen içerik üretebilmeniz için öncelikle okuyucu kitlesinin hayatına değer katabilecek, zihninde oluşan bir soruya yanıt verebilecek, açıklayıcı ve anlamlı bir içerik kurgusu oluşturmanız gerekiyor. Bunun için de okuyucuya ilham verebileceğine inandığınız bir konu seçerek buna göre ilerlemeniz işinizi önemli ölçüde kolaylaştıracaktır.
Daha sonra ise her seviyeden okuyucunun anlayabileceği tonda, püf noktalar ve tanımlamalar içeren, örneklerle zenginleştirilmiş, alt başlıklarla kolay okunabilir hale getirilmiş bir içerik hazırlamaya başlayabilirsiniz. Bu tarz yol gösterici içerikler uzun vadede güncelliğini yitirmeyeceğinden yazdığınız içerik konusu hakkında bilgi arayan hemen herkese de ulaşabilecektir.
Evergreen içerik nedir sorusunun yanıtını artık biliyorsunuz; ancak bu içeriklerin ne işe yaradığını biraz daha detaylandırmakta fayda var. Aklınıza gelebilecek diğer tüm içeriklerden daha fazla araştırılması, bilgi sahibi olunması gerektiği için biraz daha uğraş gerektirse de nihayetinde bir kaynak, adeta bir rehber niteliği taşıyan evergreen içerikler, bu çabaya paralel olarak size daha fazla fayda sağlarlar.
En başta SEO uyumlu olacak biçimde hazırlanan bir evergreen içeriğin arama motorlarında üst sıralarda yer alacağını iddia edebiliriz. Dolayısıyla içeriğin yer aldığı websitesinin de yıllarca bu içerikten kaliteli bir trafik alacağı sonucuna ulaşmak yanlış olmayacaktır. Kaliteli trafik de dönüşüm anlamına geleceğinden evergreen content = daha fazla kazanç çıkarımı yapabiliriz.
Evergreen içeriklerin faydaları tabii ki bununla sınırlı değil. Bilinmeyen/yanlış bilinen konuları açıklığa kavuşturma, bir nişi tanımlama veya ürün/hizmet/marka tanıtımı yapma amacı güden evergreen içerikler sayesinde birtakım soru işaretleri giderilmiş olur ve okuyucu temel veya orta seviyede bilgilendirilmiş olur. Üstelik okuyucu, bilgi sahibi olmak istediği konuyu araştırırken sayenizde zaman kazanma fırsatı bulur.
Peki tüm bunlar ne anlama geliyor? Bir noktada evergreen içerikler ile insanlığa hizmet etmiş olduğunuzu dahi varsayabiliriz. Ancak en nihayetinde sadık bir ziyaretçi kitlesine sahip olmanızda evergreen içeriklerin büyük bir etkisi olduğunu söylersem, sanırım bu içerik türünün dijital dünyada varoluş nedeninizi nasıl desteklediğini de daha iyi anlatabilirim.
Bu listeyi uzatabilmek mümkün. Ancak buradaki tüm sorulara “evet” yanıtı veriyorsanız, temel olarak iyi bir evergreen içerik üretebildiğiniz sonucuna varabiliriz.
Ağustos ayının sonlarında duyurulan Google Helpful Content Update, Türkçe ismi ile Faydalı İçerik Güncellemesi, 2011 yılının Mayıs ayında yayınlanan Panda Algoritma’dan itibaren gelen en [...]
